Melikgazi Türbesi-Pınarbaşı-Kayseri
Ekmek almak için bakkala indim. Dükkanda şu anda çalışmakta olan kişi, aynı zamanda bu yıl lise son sınıfta okuyan bir gençti. Bu dükkan, karşı komşumun çocukları için açmış olduğu bir iş yeri. İki kardeş dönüşümlü olarak çalıştırıyorlar.
Adamcağız, bu günün zor ekonomik koşulları içinde, çocuklarım namerde muhtaç olmasın diye böylesi bir iş ortamı oluşturmuş. Okuyan okusun, okumayan buradan bir ekmek kazansın düşüncesiyle. Yıllar içinde de sağlığını yitirmiş, akciğer kanseri olmuş. Ameliyatlardan sonra haftalık, aylık kontrolleri oluyor. Evvelki gün asansörde karşılaşmıştım. Yine rutin kontrollerinden birine gidiyordu. Hal hatır sordum. Halleştik biraz.
Dükkana bir gün önceki bu bilgilerle girince, aklıma babası geldi. "Baban nasıl, dün kontrolü vardı, sonuç iyidir umarım", dedim. Genç yüzüme baktı, "bilmiyorum amca, hiç sormadım ", dedi. Kalakaldım öylece. Ekmeği alırken, bu durumda bu genci kırmadan ne demeliyim diye bir süre kendi kendime düşündüm.
Aynı evde yaşayıp, babasının en sıkıntılı zamanlarında O'nun bu durumundan habersiz yaşamak nasıl olabiliyordu. Üstelik bu gençler çocuk denecek yaşlarda değiller. Liseyi bitimekte olan, kendisine bir iş yeri emanet edilmiş, esnaflık da yapan, dünyayı tanıması için hayatın içinde olan bu gençler nasıl bu kadar duyarsız olabiliyorlardı, bir türlü anlam veremedim.
"Bak sevgili yavrum", dedim. "Babalar hayatta bir kere var olurlar, gittikleri zaman da ne kadar ararsan ara bulamazsın. Bugün gençliğin verdiği eksiklikle belki durumun farkında olmayabilirsin ama, babalar çok kıymetlidir. Eve gidince babanın boynuna sarıl. Babacığım kontrolün vardı nasıl oldun, nasılsın de.Yanaklarından öp. Sımsıcak kucakla onu. Zira bir daha sarılma fırsatın çok az kalmış olabilir", dedim.
Gencin ne demek istediğimi tam olarak anlayıp anlamadığından emin değilim. Bana bakışlarından durumun önemini çok da kavramışa benzemiyordu.
Umarım ki dikkat çekmek istediğim noktayı anlamış olsun. Anlamamışsa eğer, yarın çok geç olabilir. O zaman da dizlerine ne kadar vursa boşunadır.
Bize can kadar yakın olması gerekenlerin dertlerini anlayıp, paylaşalım.Yaşamak paylaşmaktır. Yoksa insan olmamızın bir anlamı kalmaz.
Çok yakınımızda olan insanlara, acaba ne kadar yakınız.
Ramazan Işık
http://rmazan.blogspot.com/2013/06/o-artik-cok-uzaklarda.html?showComment=1371380490933#c868492818540670637
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ramazan bey,
YanıtlaSilBu ne duyarsızlık, bu ne hissizlik ki babanın hal ve hatırını sormadan yaşayabiliyor. Tüylerim diken diken oldu gencin alakasızlığına hoş sokaktan biri de dahi olsa insan üzüntüyle cevap verir her ne kadar yakını olmasa dahi çünkü komşudur o demeliyiz ama bu senin baban be yavrum neden halını sormaz derdine derman olmazsın hoş belki o an bir ihtiyacı olmayabilir ama evladının ilgilenmesi dünyayı bağışlayabilirdi o babaya. Çok üzüldüm.
İşte sevgisiz yetişen nesilden bir vaka.
Allah sonumuzu hayra çevirsin.
Sevgi ve saygılar
Bence cok yakin olanlar anlayamiyor,
YanıtlaSilonlari uzaklara gurbete atmali ki,
burnunda tutsun anasi atasi vatani...
yakin ama uzak
uzaktaki cok uzak ama candan yakin olabiliyor..
kendimden biliyorum...
yas zaman yer durum itibariyle elimizdeki degerleri
hice sayip sayiyoruz...Ta ki basimizi duvarlara vuracagimiz zaman
aklimiz basimaza gelecek!
Cinarlarimizin gonlunu hos tutmaliyiz...
guzel bir konu benim bamtelime dokundunuz!
yureginiz dert gormesin...
haykırış,biz çağdakilerin çevremize bakarken gördüklerini,gençler göermiyor ne yazık ki.Aslında onlardan beklenen,kendilerine gösterilen doğru yollardan gitmek.Zaman geçmeden.
YanıtlaSilZiyaretiniz için teşekürler.
rumuz ilkyaz,bam telinize dokunabilmiş olmak beni mutlu etti.Bu yazılardaki amacımız d o zaten.Bam telleriniz hep açık kalsın.
Sevgiler.
Evladın yaptığı çok yanlış bişey o da sonradan anlayacak ama çok geç olaiblir ne yazık...
YanıtlaSilAma ben farklı bi yönden bakmak istiyorum konuya..SEvgi görerek öğrenilen de bi şeydir..
Çocuğunuza sevgiyle yaklaşmazsanız ona sevginizi hissetirmezseniz bişeylerle göstermezseniz sonrasında ya sevmeyen insan yetiştirmiş olursunuz ya da sevgisini gösteremeyen bi neslin temelini atmış olursunuz(diye de düşünüyorum )
SEvgiler saygılar...
Ramazan bey,
YanıtlaSilO çocukları omuzlarından tutup sertçe sarsmak gerek. Onları o yaşa getiren, ekmeklerini de adeta ellerine veren (üstelik te hasta) babaya bu ilgisizlik affedilir gibi değil. Sizin kırmamak adına gösterdiğiniz özeni hiç haketmiyorlar bence.
Bu nasıl bir duyarsızlık nasıl bir bencillik böyle.Yarın onlar da baba olacak. Çok sinirlendim kusura bakmayın...
papuç,haklısın sevgi öğrenilen birşeydir.
YanıtlaSilYaşlı ve hastaları bu boyutu dışından görmek durumundayız.Benden de sevgi,saygılar.
Efendim malesef son zamanlarda bu tip durumları çok sık duyar olduk. Benim çok ama çok yakınım, aynı dediğiniz gibi anne baba kardeş hissiyatını kaybetmiş durumda.
YanıtlaSilAma Anne ve Babamız bu hayatta bize verilen enbüyük hediyedir. Onlar bizim var olma sebebimiz. Her ne yaşanırsa yaşansız, onların hakların ödemeyemeyiz. O Babanın yerinde kendi olsaydı hasta olan, Baba evladının ölümünü görmemek için evladından önce ölmeyi diler Allah'a Evlat acısını yaşatmaması için yalvarırdı. Allah bu kardeşimize akıl fikir versin. Dİyecek biryey yok.
Saygılar sunarım.
İlköğretim ders kitaplarındaki öykülere benzer bir paylaşım olmuş. Keşke gençlere ulaşan, çok okunan bir yerlerde olsaydı bu yazı. Teşekkürler. Anlatımdaki ustalığınız da etkileyici, anlattıklarınız da...
YanıtlaSilAsuman Yelen,aslında iç dünyamda ben de sizin kadar sinirlendim ama doğrusu daha fazla ileri gidemedim,öğüt vermekten başka.Atalar evlatlarına verir ama almak biraz zordur.Duyarsızlık üzücüydü.Yormunuza teşekkür ederim.
YanıtlaSilSİYAH KELEBEK,haklısınız,o hedyeyi iyi koruyup saklamak lazım.Geç kalmamak gerek.
alizafersapci,uzun öğretmenlik yıllarının bize bıraktığı bir tavır olabilir belki de bu tarz.Yaşam biçimimiz oldu,ders kitapları ile haşır neşir olmak.Üstümüze sinmişitr.
Sizlerin yazılarından da bir sürü şey öğreniyorum.Teşekkürler.
İnanamadım Ramazan Bey,yazıklar olsun demek geldi içimden:(
YanıtlaSilMerhaba Sayın Hocam.
YanıtlaSilYazınızı okurken ben ilk etapta "bilmiyorum amca,hiç sormadım" cümlesini hani hastalara morali bozulmasın diye ya da sormaya cesaret edememek ve hatırlatmamak babından pek sorulmaz ya, o veçhile soramadı gibi anlamıştım, ama yazınızın devamında sorumsuz ve duyarsız bir evladın görüntüsü resmedilmesiyle olayın vehametini anladım.
Evet, benim de 88 yaşında bir babam var. Sağlığı ve sıhhati çok şükür iyidir. Ancak, babam çok dinç biri olduğu ve kendi işini kendi görebildiği ve yalnız yaşamayı tercih ettiği için, her gün beraber değiliz. Babam, herşeye rağmen hiç aklımdan çıkmaz. Dediğiniz gibi yarın, ya da bir gün ölüm kapıyı çalıp ta herhengi birimizi aramızdan çekip aldığında, kalanlar bu işin muhasebesi altında adeta ezilirler, üzülürler ve yok olurlar. Ayrılık vakti gelmeden, sevdiklerimize yakın olmanın ve yaklaşmanın gayreti içinde olmamızı salık veren bu güzel paylaşımınız için size can-ı gönülden teşekkürlerimi sunarım.
Allah'a emanet olun ve sağlıcakla kalın efendim.
içimden geldiği gibi,ne yazık ki inanamayacağımız olaylar oluyor çeveremizde.
YanıtlaSilRecep Altun bey,aman allah başınızdan eksik etmesin.Yanınızda kalmasa da sık sık ziyaret edip derleşmek lazım onlarla.Dizlerinin dibine oturup,gıdısını sevmek,yanaklarını okşamak,halleşip dertleşmek gerek.Kim bilir bize anlatamadıkları ne dertleri vardır.Sormazsak söylemezler.
Allah uzun ömürler versin.
Sevgiler,saygılar.
çok sasırdım çocugun sözune.ne kadar vurdumduymaz.Allah hayırlı evlat versın hocam.ne guzel konusmussun sende.ınsallah sozlerını yerıne getırır.
YanıtlaSilanne baba olunca anlarsın sözü boşuna söylenmemiş bir söz.
YanıtlaSilama anne baba olana kadar yıpratıp üzdüklerimiz...
Ne acı bir durum bir baba için üstelik en hassas dönemini yaşayan bir insana yapılabilecek en büyük kötülük bu olsa gerek.Değerlerimizin kıymetini sağlığında ve varlığında bilmek lazım kaybettikten sonra ne önemi var.Zamanı geriye almak mümkün değil,bizler evlattık şimdi bizlerinde evladı var.Unutmayalım ki ne ekersek onu biçeriz.bu çark bizede dönecek sağlıklı ve merhametli nesiller büyütmek dileğiyle hoşçakalın
YanıtlaSilHer baba gibi evlatlarına ömrünü adamış,hastalığın pençesinde bir baba ve sorumsuzluğu ayyuka çıkmış bir evlat..Birbirlerinin hayatından bi haber aile fertleri çok var bu zamanda.Duyuyor görüyorum maalesef.Nasıl olur,işte onu anlayamıyorum.Siz O'na ,kulağına küpe olacak büyük bir nasihat vermişsiniz.Belki de bunun kıymetini yıllar sonra baba olduğunda anlayıp,sizi yad edecek.Umarım o kadar uzun sürmez.Farkında olur.."Yaşamak paylaşmaktır"ne güzel söylemişsiniz.Paylaştıkça çoğalır sevinçler,paylaştıkça azalır kederler..Yüreğinize sağlık.Çok güzel anlatmışsınız.Sade,akıcı,anlamakta yormayacak şekilde..Sevgiler..
YanıtlaSilDolunay,bazan görüyoruz toplumda böyle işte.
YanıtlaSilasyaselda,haklsınız.
buseli,blogunuzu aradım bulamadım.hoş geldiniz.
EBRULİ,paylaştığımız sürece dertelerimizin azaldığını hissediyoruz gerçekten.Sizin de çok güzel paylaşımlarınızı dikkatle izliyorum.Yazdıklarınızı okudukça bir sürü şey öğreniyorum.
Sevgiler.
Ne kadar acidir bu durum bir baba icin.
YanıtlaSilAllah o gence vicdan nasip etsin.
Siz insanlik vazifesini yapip uyarmissiniz. Umarim gece yattiginda sizin söylediklerinizi biraz düsünür.
Hani derlerya " hadi Alahtan korkmadin kuldanda mi utanmadin?" belki utanir.
Ben ana-baba duasina cok inananirim. Eger onlari kirarsan bu dünyada hic bir isin rast gitmiyor.
Sevgiler
Sevgili Ramazan Bey,
YanıtlaSilYazınız önemli bir konuya değinmiş. Ne yazık ki benzer durumlar yaşamın içinde var. Nedenler çeşitli olabilir.
Bazen onları üzmemek adına sıkıntılarımızı dostlarımıza söylerken çocuklarımıza hissettirmeyebiliyoruz. İşin ciddiyetini kavramamış olabilir. Ya da ana-baba çok güçlü, onlara bir şey olmaz düşüncesi de taşıyor olabilir gençler.
Burada sözünü ettiğiniz gençler, hem okuyup hem çalıştıklarına göre çok da duyarsız değildir diye düşünmek istiyorum.
Sevgilerimle...
O delikanlı sizin demek istediğinizi kaybı yaşayınca anlayacak maalesef ki..
YanıtlaSilBu arada o beyefendinin sonuçları da inşallah iyi çıkmıştır.
<:)
Ramazan Bey,çocuğun verdiği yanıt beni çok ama çok üzdü.Bir evlat babası için nasıl bu kadar duyarsız ve vicdansız olabilir.Bu onların mı yoksa onları yetiştiren anne-babanın mı yoksa yaşadığımız zamanın mı ayıbı bilemedim.Mutlaka bir yerde bir hata yapılmış olmalı.Ya da belki çok üzüldüğü ve malum sonucu bildiği için sormaya çekinmiş olabilir.Ben böyle düşünmek ve evlat yetiştirmeye çalışan bir anne olarak yüreğimi böyle ferahlatmak istiyorum.
YanıtlaSilSevgi ve saygılarımla.
sünter hanım,duyarlı gönüllere ihtiyacımız var bu dünyada.
YanıtlaSilaysema,umarım sizin dediğiniz gibidir.O zaman ben de mutlu olurum.
mayrı,önemli olan kayıptan önce kıymet bilmek.Sonuçlara gelince,o durum zaten belli aslında...Bu gibi hastalıklar maalesef can sıkıcı.
ÇOBAN YILDIZI,inşallah sizin söylediğiniz gibidir de vicdankarımızı yaralmaz böylece.
Sevgiler hepinize.