9 Ağustos 2010 Pazartesi

KENDİ İÇ GÖÇLERİMİZ

.                       


                        Çoğu zaman, yalnızlığı kalabalıklar içinde de yaşıyoruz. Bunu önlemek için göçler gerçekleştiriyoruz. Balyalarımızı hazırlamaya fırsat bulamadan, yola çıktığımız göçler. Kendi iç göçlerimiz oluyor. Nereye gittiğimizi bilmeden. Belki bir gün doğru yere varırız düşüncesiyle yola çıktığımız iç göçlerimiz. Aradığımızı bulamazsak eğer, kim bilir belki de döner geri, eski köyümüze geliriz. Tabii köyümüz eski yerinde duruyorsa. Oraları da birileri harabeye çevirip, talan etmediyse. Oturulacak bir ev, girilecek bir gönül kaldıysa... Geçmiş günlere dönmelerden alakoyamıyoruz kendimizi. Nedense, hep dönüp dönüp eskiyi hatırlıyoruz. Aslında, çoğu buruk , bazısı acı, bir kısmı hüzünlü, bazıları da sevinçli anlara. Ama hepsi kendi içinde özel, kendine has ve bir daha yaşanması imkansız günler onlar. "Gel, yeniden aynısını yaşa", deseler, mümkün değil, yeniden yaşayamazsın. Derler ya; "bir nehirde iki kere yıkanamazsın", diye, işte o misali. Bir daha yaşayamazsın geçenleri. Deseler ki; "hadi gel bazılarını yeniden yaşa..." Doğrusu, "aynı biçimde dönüp, yeniden yaşarım", diyeceğin de tartışmalıdır, o geçenleri. Bunca tecrübeden sonra, "o geçmiş yaşanmışlıkları yeniden yaşa" deseler, ancak başka bir şekliyle yaşamak isteyebilir insan. Yeni bakış açılarıyla oluşturduğu, tecrübeyle harmanladığı, çeşitli düşünce ve fikir kırıntılarıyla yoğurduğu başka bir şekliyle.
                             Gelecek hayallerimiz hiç bitmiyor. Oralara da göçler denkliyoruz. Geleceğe göçmek de farklı bir uyarlamasıdır düşünce dünyamızın. Yaşımız ne olursa olsun, geleceğe göç duygusu var olacak. Ama kendi iç göçlerimizden olan, geleceğe olan göçlerimiz bizi yaşama bağlıyor. Orda yeşeriyor umutlar, ordan güç alıp yeniden sarılıyoruz hayata. Yapacaklarımız hiç bitmiyor, kurgularımız...                                                                                         
                             An be an yaşadıklarımız ise anlık göçlerimizdir. Bir işin başındayken bir anda daha farklı bir işe geçiveriyoruz. Tercihlerimiz değişiveriyor bazan. Doğru yapıp yapmadığımızın üzerinde düşünmeden, "dal orta" giriveriyoruz olaylara. Biraz düşünüp , yorumlayıp, "saat değişebilsek", çok farklı sonuçlara varacağız belki de. Ama olmuyor işte. Duygularımızın peşinden koşup, sağlıklı yorumlar yapamayabiliyoruz bazen.
                             İç göçler kaçınılmaz. Ruh sağlığının da olumlu bir göstergesi galiba. Yeter ki tek yöne olmasın. Sadece geriye giden göçler , sadece geleceğe kurgulanmış hayaller veya sadece an be an değişen duygularla yaşanan göçler, pek de sağlıklı ruh halini göstermeyebilir. Bunların da bir dengesi olmalı. Her birinden azıcık bulunmalı, yemeklere atılan baharat misali. Belki bazısından biraz fazla, kimisinden daha az. Ama mutlaka hepsinden biraz. Sağlıklı iç göçler diliyorum herkese. 
09.08.2010
 Ramazan Işık

21 yorum:

  1. "geleceğe olan göçlerimiz... iç göçler... " düşündüren sözler, değerlendirmeler için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. İnsanın bu türden iç hesaplaşmaları hep vardır.
    ''Geçmiş geleceğe ışık tutar,'' gerçeğini göz önünde bulundurmak gereklidir bir taraftan...
    Dediğiniz gibi denge unsurunu koruyarak, kapılıp gitmeden, her birinden bir miktar bulunmalı bu göçlerden...
    Kaleminize sağlık..
    Saygılar...

    YanıtlaSil
  3. aslında o kadar çok şey yazmak isterdim ki ama hiçbirşey yazamıyorum.geleceğe göçmeye devam ediyorum...

    YanıtlaSil
  4. Kaleminize sağlık Ramazan Bey, çok güzel anlatmış, çok güzel kaleme almışsınız yine. Bu kadar ara vermeyin yazmaya, özlüyoruz sizi.

    YanıtlaSil
  5. alizafersapci,
    ben de sizin değerlendirmenize teşekkür ederim.

    Zeugma,
    evet hepimiz yapıyoruz bu tür hesaplaşmalar ve git-gel'leri.Sevgiler.

    SİHİRLİSEPET,
    geleceğe göçenlerin çoğunluğu gençlerden oluşuyor.Sizinki de çok normaldir.Sevgiler.

    mit,
    Teşekkür ederim.Ben de sizleri özlemiştim.Takatim yeterse yazmaya çalışacağım.Sağolun.

    YanıtlaSil
  6. İç göçlere devam.Selamlar Sevgiler Hayırlı ramazanlar.

    YanıtlaSil
  7. İç göçlerim hayli fazla. Nedense geçmişe pek gitmiyorum. Geleceğin hayali, geçmişin pişmanlıklarından daha çekici geliyor.

    YanıtlaSil
  8. Uzak göçler yapamasam da ben de salınıyorum bir oraya, bir buraya. Ama gene de dünyanın döndüğünü kanıtlıyorum salınımlarımla.
    Teşekkürler yaşadıklarımız yazıya döktüğünüz için.

    YanıtlaSil
  9. Yazınızı okuyunca eski bir şiirim aklıma geldi. Şiirimde göç eyleme diyordum...

    Kalbim göç eyleme!...
    Daha nice geceler var aşkın demine hasret
    Ömrümden ömür biçmeye mi geldin?
    Nice ruhlar var canana vuslat.

    Ruhum...
    Göç eyleme!..
    Daha nice günler var meşkin raksına davet
    Ömrümden ömür çalmaya mı geldin?
    Nice canlar var, sevdaya hasret.

    Elbet sizin yazınızda belirttiğiniz anlamından farklı bir anlamda kullanmıştım ben göç olayını.
    Ve sizin yazınız okuyunca uzun uzun üzerinde düşündüm. Sanırım ben sık sık geçmişe göç edenlerdenim. Geride bıraktıklarımızı günümüze uyarlayamamak ne acı.
    Bugünse telaşlı günler. Neden telaşlı dedim aslında tam anlamıyla ben bile bilmiyorum. Uzunca bir süre dingin giden hayatımdan sonra gerçek anlamda göç etmek ve daha sonrasındaki zamanlar bana hayli telaşlı geldi sanırım.
    Geleceğe göçüm ise planlanmış değil. Herşey yazıldığı üzere olacak. Bazen tahminlerimin dışına çıkıp, hayatıma şaşırmak isterdim.

    Selamlar

    YanıtlaSil
  10. Aşk Güneşi,
    ben teşekkür ederim. Sizin de ramazanınınız hayırlı olsun.

    FASLI,
    SİHİRLİSEPET'e de dediğim gibi, gençlerden geriye göçler beklenmez elbette. Geleceğe doğru göçler normaldir. Sevgilerimle.

    sarkaç,
    "salınımlarımızla Dünya'nın döndüğünü kanıtlamak" ,çok güzel. Sevgler.

    YanıtlaSil
  11. Newbahar,
    çok güzel bir şiir. Gerçekten "Nice canlar vardır sevdaya hasret". Bam tellerine dokunmuşsunuz. Kayda geçirip, ara sıra okunası bir şiir.
    Göç işine gelince; gerçekten ruhumuzun derinlikleri sızlıyor, geriye doğru gittikçe ve hayatı bu güne uyarlayamayınca.
    Geleceğe göçle ilgili ise, söylediklerinize aynen katılıyorum. "Tahminlerin dışına çıkmak" herkese özgü değil. Ancak sanatçı ruhu taşıyanların yapabileceği birşeydir ki, bunun da sizde var olduğu aşikar.
    Sevgiler, selamlar.

    YanıtlaSil
  12. Merhaba Ramazan Bey,

    Ben en sık geçmişe göç edenlerdenim. Acılarımı sık sık yeniden yaşayanlardanım. Mutluluklar dahamı az hayatımda......... bilmiyorum.En çok sıkıntılar acılardır hatırladığım. Gelecekse bir mechul benim için. Planımmı? yok tabiki. Yaradan nasıl yazdıysa öyle yaşayacağım. Ama sevdiklerimle çocuklarımla ilgili beklentilerim hayallerim tabiki var. Geleceğe göçlerimde hep mutluluk var. Umut var. Umutlarınız hiç tükenmesin.
    Hayırlı ramazanlar*

    YanıtlaSil
  13. Merhabalar Üstadım,

    Makalenizde anlattığınız kendi iç göçlerimiz olmasaydı, hayata bağlanmamız mümkün değildi. Belki de sıkıcı olacak bu yaşamdan biran evvel kurtulmak için çok hoş olmayacak çarelere başvurabilirdik. Günümüz de ve geçmişimiz de intihar edenler gibi...

    Temennilerinize yürekten katılıyor ve size hayırlı Ramazanlar diliyorum. Allah'a emanet olun ve sağlıcakla kalın.

    YanıtlaSil
  14. “Bloglardan Seçmeler” sitesinin daha etkili ve yararlı olabilmesi için görüş ve önerilerinizi bekliyorum.
    İyi günler dileğiyle.
    Sabahattin Gencal

    YanıtlaSil
  15. İç göçler olmasa biz de hep yerimizde sayardık gibi geliyor bana.
    Kaleminize sağlık Ramazan Bey, düşündürücü bir yazıydı.

    YanıtlaSil
  16. %30 geçmişteyim. %30 gelecekte. %40 ile şimdi'yi yaşıyorum. Yalnız kalmak ne mümkün. Geçmiş gelecek bir sürü hatıra, hayal içinde. Kişisel geçmiş değil benim bahsettiğim. Onunla beraber;Tarihim! Ve Türkiye'min geleceği, "gelecek" dediğim. Yalnız kalmak ne mümkün...

    Hayırlı Ramazanlar dilerim. Saygılar...

    YanıtlaSil
  17. HADİYE,
    hepimiz geçmişe göçte yarış halindeyiz aslında. Geleceğe göçlerinizde size başarılar diliyorum. Hoş geldiniz. Sevgiler.

    re55,
    sevgili kardeşim umarım herkes kendi içinde güzel göçler gerçekleştirir. Sizin de ramazan'ınız hayırlı olsun.

    Sabahattin Gencal,
    Bloglardan Seçmeler siteniz hayırlı olsun. Uğrayıp bilgileneceği. Sevgiler.

    özlem,
    aynen öyle, sağolunuz.

    Yasemin Ünsal,
    çok geniş bir perspektiften bakmışsınız olaya. Kişisellik dışında, çok daha geniş pencereden. Size de bu yakışırdı. Kutlarım. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  18. Ramazan Bey, bu denemenizi okuyunca sanki kendimi okuyor zannettim. Harika ve etkileyici bir edebi uslubunuz var. Tebrikler.

    YanıtlaSil
  19. T.he,
    hoş geldiniz. Teşekkür ederim. Ben de sizi beğenerek okuyorum. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  20. Git-gellerle ömür geçiyor..Düne ,yarına göç ederken bu günü kaçırıyoruz..Her şey kararında güzel oysa ki..Göç vakitlerinde atlamayarak,ama fazla kalmamak,bu günü yaşamak en doğrusu sanırım.Aldığımız derslerle,yarına ümitlerle bakacağımız güzel günler olsun.Yüreğinize sağlık.Diğerleri gibi mükemmeldi.Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
  21. EBRULİ,
    haklısınız. Yaşadığımız günün değerini bilmeliyiz. Teşekkür ederim. Sevgiler.

    YanıtlaSil

Düşünceleriniz benim için önemlidir. Katkılarınız için teşekkür ederim.