9 Ocak 2010 Cumartesi

ÇOBAN ATEŞİ


Zamanında bir genç ağanın kızına aşık olmuş.  Kız da kız mı, ay parçası. Yörede aşık olmayan oğlan yokmuş kıza. Ama ağanın korkusundan kimse istemeye varamıyormuş. Bizim genç o kadar aşık ki; "Ölümü göze alırım bu kız için", diyormuş. Kız da oğlanın kendisine yandığını birisinden duymuş. Bu oğlan kim acaba, bir görebilsem diye onun da yüreğinde bir kıpırdanma başlamış, daha oğlanı görmeden.
           Bir gün çeşmede su doldururken,uzaktan göstermişler oğlanı. Oğlan da oğlan mı, küheylan gibi. Uzun mu uzun boylu, pazuları gelişmiş. Kaşlar çatık. Yağız bir delikanlı. Kız bayılacak gibi olmuş oracıkta. Ama ne çare bu derdini kimseciklerle paylaşamamış, babasının korkusundan.

           Zaman böyle geçmiş. Gençler bir türlü görüşememişler. Oğlan bakmış olacak gibi değil, anasına varmış; "Ana, ben ağanın kızına yandım ,bana bu kızı iste, yoksa yaşamak benim için anlamsız" demiş. Anası şaşkın, "Oğlum biz ağanın kızını nasıl isteriz, bize kız verir mi onlar. Sen aklını mı kaçırdın. Vazgeç bu sevdadan" demiş. Oğlan vazgeçer mi. "Olmaz ana , bu kızı bana isteyeceksin" demiş. Anası çaresiz,varmış ağanın kapısına.
          "Ağam Allahın izni, peygamberin kavli ile senin kızı benim oğlana istiyorum, isteklerin bizim için emir olur, boynumuz kıldan ince", demiş. Ağa bakmış bakmış; "Bre kadın, sen ne dediğinin farkındamısın, benim kızı nasıl istemeye gelirsin, buna nasıl cesaret edersin" demiş. Kadıncağız; "Allaha sığındım geldim ağam, ne yapayım, benim oğlum senin kızını ölümüne seviyor. Ben de bu yangıya dayanamadım geldim", demiş.

              Bu arada ağa kendi içinde şöyle düşünmekteymiş;
"Bizim kız evlenme çağına geldi, güzel de bir kız , ama hala bir isteyicisi yok. Bu nasıl iş, diye içten içe hayıflanıyormuş.

               Kadıncağızın cesaret edip kız istemesi,  aslında çok hoşuna gitmiş. Ama  "Ağalığın da bir ağırlığı olmalı, değil mi canım. Böyle hemen kız verilir mi. Bazı isteklerimiz olmalı" diye düşünmüş.

              "Bak kadın", demiş. "Madem benim kızı istiyorsun, bunun için bazı yaptırımlarım var, bunları yerine getirirseniz kızı veririm", demiş. Kadıncağız çaresiz, "Yolunan yoldayız ağam, ne dersen yaparız. Gücümüz yetmezse kapında köle olurum. Beni geri çevirme" demiş.
                Ağa köleyi ne yapsın, kapısında ondan çok varmış zaten. "İlla şimdiye kadar görülmedik bir istekte bulunmalıyım" diye düşünmüş.
               O zamanlar da zehmeri ayının en keskin günleri imiş. Dışarısı buz kesiyormuş. Ağa;
"Benim kızımı almak öyle kolay değildir. Senin oğlan dışarıda çıplak olarak bir gece kalırsa, öyle ateş filan yakmak ta yok ona göre haa, o zaman kızımı veririm" demiş.
Bu istek o günün şartarında ölüm demekmiş. Zira kimse bu soğukta dışarıda bir gece de olsa kalamazmış. Donmamak imkansızmış.

              Kadıncağız durumu gelip oğluna söylemiş. Oğlan; "Aman ana , ne demek, tabii ki kalırım. Git söyle ağaya, dışarıda kalacağım. Sonuç ne olursa olsun kalacağım", demiş.

              Oğlanın dışarıda kalacağı geceyi belirlemişler. Oğlan harman yerine çıkmış. Üstündekileri çıkarmış. Bir don kalmış. Beklemeye başlamış. Allahtan bu arada bir yağmur başlamış. Yağmur ortalığı biraz ısıtmış. Ama gene de çok soğukmuş. Gözetleyiciler de çevreden onu gözetliyorlarmış. Oğlan çok uzaklarda, dağda bir ÇOBAN ATEŞİ görmüş. Kollarını havaya kaldırıp bir sağ yanına dönüyor, ateşte ısınıyormuş gibi yapıyormuş. Bir sol tarafına dönüp tekrar ısınma davranışları gösteriyormuş. Kilometrelerce ötedeki dağda yanan çoban ateşi, oğlanın yüreğine bir sıcaklık vermiş. Zaten kızın aşkı kendisini kavuruyormuş. Soğuğu duymamış bile.

               Ama gammazcılar durur mu. "Ağam, bu genç harman yerinden, dağdaki çoban ateşinden kızındı", demişler. Ağa gence bunu sormuş. Genç boynunu bükmüş. Yalan söyleyememiş. "Kızındım ağam, dağdaki çoban ateşine kızındım" demiş.

               Ağa gencin doğruluğu ve kızı için yaptığı bu fedakarlığı takdirle karşılamış. Kızını çağırmış; "Kızım sen bu genci istiyormusun", demiş. Kız boynunu bükmüş; "Baba sen verirsen", demiş.

Hadi verdim gitti, kurun kereveti demiş.
Onlar ermiş muradına.

Ramazan Işık

(zemheri-kışın en soğuk ayı)
(kızınmak-ısınmak)

11 yorum:

  1. Mutlu biten bi öykü ne güzel...

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Ramazan Hocam, Bu ne güzel hikaye böyle, zemheri ayı da olsa içimizi ısıttı emin olun. Bu hikaye "azmin elinden kimse kurtulamaz" diye veciz bir sözü çağrıştırdı. İnsan azmettikten sonra elde eder. Bu garip oğlan da azmetmiş ve ağanın kızını almış. Dağdaki çoban ateşi ile de ısınması, azmine yardımcı olmuş.

    Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.

    Allah'a emanet olun, sağlıcakla kalın.

    YanıtlaSil
  3. Güzel öykü, paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. Hikayenin icnde gecen "yolunma yolundayiz" lafina güldüm. Gercekten de bazilari öyle bir zorluyor ki gencleri hikayedeki aganin istekleri halt etmis yaninda:)

    Ramazan bey benim son zamanlarda yazilariniza yazdigim yorumlar bir türlü size ulasmiyor herhalde. Umarim bu sefer basarili olurum. Ben her yazinizi büyük bir zevkle okuyorum.
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  5. Kaleminize sağlık Ramazan Bey. Yine harika bir hikaye sunmuşsunuz bize. Siz bu işi biliyorsunuz :)

    YanıtlaSil
  6. Güzel bir hikaye ders çıkarana ne mutlu ama nerdeee..
    Bu arada sayfama yaptığınız güzel yorumlardan dolayı da çok teşekkür ederim efendim sağ olun var olun.

    YanıtlaSil
  7. Sayın Üstadım demekki sevginin açamayacağı kapı yokmuş,başarı dileklerimle.

    YanıtlaSil
  8. papuç,dünyayı mutlu görmek istiyorum.
    Racap Altun,ziyaretiniz beni mutlu etti,teşekkürler.
    alizafersapci,hoş geldiniz.
    sünter,o deyim "yolunan yoldayız"dır.kız istemelerde ve benzer konuşmalarda karşıdakine,bize düşen ne görev varsa yaparız anlamındadır.sizin yorum ve yazılarınızı okuyorum.ben de sizi ilgi ile izliyorum.sevgiler.
    mit,bende olanlar kaybolamsın istiyorum.sizlerden aldığım destekle.
    SİYAH KELEBEK,evet ders çıkarabilirsek güzelliklere ulaşabiliriz.
    İlhami Uyar,sevgi varlığın temelidir.Sevgisiz bir hayatın anlamı olmasa gerek.
    Hepinizi seviyorum.

    YanıtlaSil
  9. Ne güzel bir öykü, sıcacık.

    YanıtlaSil
  10. Sevenlerin sesine kulak vermek gerek..Genci de takdir ettim bu arada,aferin :)Aşkından almış gücünü,dayanmış zorluğa,muradına ermiş sonunda..Çok güzeldi.Yüreğinize sağlık..

    YanıtlaSil
  11. ÇOBAN YILDIZI,isminde sizden parça var değil mi.
    EBRULİ,bu öykü biraz masalımsı oldu galiba.Teşekkürler.

    YanıtlaSil

Düşünceleriniz benim için önemlidir. Katkılarınız için teşekkür ederim.